Kayıtlar

2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SİCİLYA - Taormina

Resim
Selam. Sicilya postlarına adaya genel bir bakış atarak ve seyahat planlarımızın kısa kısa detaylarını paylaşarak başlamıştım.. Şimdi ise adayı ziyaret eden herkesin hayran kalacağını düşündüğüm küçük ama dopdolu bir yaşama sahip kasabası Taormina tecrübelerimizle devam etmek istiyorum..    KONAKLAMA: Aslında bakarsanız Katanya şehrinde her bütçeye uygun otel alternatifi bulmak mümkün, hatta zincir otellerin birçok şubesinde oldukça uygun teklifler yakalanabiliyor, ancak bizim yaz tatili anlayışımızda denize yakın, şehre uzak olmak kesinlikle ana bakış açımız.. O nedenle de üzerine fazlaca düşünmeden, konaklama kararımızı, gezi planlarımızı da göz önünde tutarak güzeller güzeli Taormina 'dan yana kullandık diyebilirim... Taormina, Messina  kıyı şeridinde ve  Katanya şehrinden yaklaşık 45 dakika uzaklıkta bulunuyor. Adaya gelen tüm ziyaretçiler için nefis bir turistik gezi noktası olması yanında, Taormina 'da kalıp adanın 250/300 km.lik yakın çevresini gezebilmek iç...

SICILYA

Resim
Sicilya Seyahat Planları ve Kısalı uzunlu Notlar...  Dünya üzerinde, ama daha çok Avrupa sınırlarında deneyimlemek istediğim yer sayısı o kadar çok ki... zaman zaman aldığım nefes hepsine yetecek mi diye endişe etmiyor değilim, ama bir bakıma da bu endişeli ruh hali beni seyahatlerimde yaşadığım ana mükemmel bir şekilde adapte ediyor. Özlemle görmeyi dilediğim her yeni şehrin/kasabanın ya da bir doğa güzelliğinin sınırlarına girdiğimde yaptığım ilk şey; kocaman bir nefes almak oluyor.. Eğer genel olarak seyahatlerimde gerçekten de aksatmadan yerine getirdiğim bir ritüelim varsa, işte o ritüel kesinlikle kollarımı açıp şükretmek.... Sicilya Goethe'nin "Sicilya'yı görmeden İtalya'yı anlamak mümkün değildir" sözünü okuduğumdan beri aklımın bir köşesinde duruyordu aslında. Ülkede yaptığım tüm geçmiş seyahatler ve ülke insanı ile devam eden iş ve özel hayat arkadaşlıklarım sonrası Sicilya Adası 'nı kısmen de olsa deneyimleme şansı yakaladığımızda ben de bu cüml...

MONTE CARLO

Resim
Bir semt, içinde bulunduğu ülke isminin önüne geçebilir mi? Bunu, magnet koleksiyonum için yalnızca Monaco değil, mutlaka Monte Carlo  magneti de almalıyım diye aranırken düşünmüştüm.. Şimdi ise bu postu hazırlarken konuya "Monte Carlo" yazdığımı farkedince gülümseyiverdim; zira gerçekten de mümkünmüş... Monte Carlo , minyatür ülke diye tanımlayabileceğimiz Monaco'nun bir semti ve öne çıkışındaki en büyük neden sanırım ki; semtin içine dahil edilmiş kumarhaneleri olsa gerek. Elbette lüks anlayışını bir başka boyuta taşıyan otel ve restoranları sayesinde de Monte Carlo semtinin ünü ülke geneline göre daha da yükselmiş durumda.. Hatta birçok insan, Monte Carlo'nun Monaco'nun şehirlerinden biri olduğunu düşünüyor.. Monac o;  Nice  seyahatimizde bizi heyecanlandıran duraklardan biriydi.. Şehre trenle ulaşıp, dağ içinde kalan tren istasyondan çıkar çıkmaz heyecanımı kollarımı evrene açıp şükretmekle bastırdığımı hatırlıyorum. Öyle mutluydum ki! O an ve o dakika a...

ANTIBES

Resim
Antibes... Tanıyacağımıza dair büyük bir heyecan duymadığımız, lakin tanıştığımız an bizi kendine birçok detayıyla hayran bırakan güzel şehir... Geçtiğimiz akşam İstanbul'da bir restoranın akşam yemeği menüsünde  Nicoise Salad  görünce, Cote d'Azur seyahatimizin en lezzetli öğle yemeklerinden birini Antibes'te yediğimizi ve Nicoise Salad konusunda iddialı bir deneme yaptığımızı hatırladık sevgiliyle. Şehre gitmeden evvel notlarıma alıp, öğle servisleri tam kapanmak üzereyken kendimizi kabul ettir(e)bildiğimiz o minik restoranda yaşamıştık bu iddialı deneyimi.. Cote d'Azur seyahatimizin lezzet anlamında çok başarılı geçmesinin en önemli nedeni Sicimoğlu ailesiydi.. Daha önce  Nice  şehri hakkında hazırladığım postta da bunu yazmıştım hatırlarsanız..  Ayhan Sicimoğlu  Cote d'Azur kıyılarını dünyanın en rafine mutfağı olarak tanımlar. Belki doğruluğunu onaylamak bana düşmez, ama en azından kıyı boyunca ziyaret ettiğim noktalarda bu değerli yorumu yerinde bulac...

MILANO Ristorante Isola dei Sapori

Resim
Selam! 2014 yılının ilk Milano seyahatini tamamladığıma göre lezzetini hala damağımda hissettiğim bir balık restoranından bahsedebilirim diye düşünüyorum. Isola dei Sapori , belki  Milano'nun   en iyi değil, ama kesinlikle nitelikli balık restoranlarından biri. Ayrıca inanılmaz hızlı bir servisi var ki; bu denli yoğun müşteri trafiği olan restoranlarda hızlı servis almak çok da sık rastlanabilir bir durum değildir İtalya’da. Ardı arkası kesilecek mi bilemediğimiz soğuk deniz ürünlerinden yapılmış mezeler sonrası "işte bu" dediğimiz ara sıcaklar ve en sonunda da enfes bir ana balık tabağı deneyimledik Isola dei Sapori ’de. Ana yemekteki balık seçimimiz her yerde gerçek dil balığı yemek mümkün olmadığından dil balığı oldu... Çin'den ithal edilen, tadı dil balığından ayırt edilemeyen ve balık mezatlarında neredeyse yok pahasına satılan pangasius balığını uzun zamandır herkese dil balığı diye satıyorlar.. Özellikle de bizim ülkemiz çok fazla tercih ediliyor bu balık.....